18 Ağustos 2013 Pazar

merhaba..

hayatı korkak yaşıyoruz.. cesur olanları da var tabi.. ve biz korkaklar onlara deli uçarı diyoruz.. en iyi delilerle anlaşıyorum.. ve korkmuyor musun diyor annem.. evet deliden kork down sendromlu çocuğa garip garip bak.. neden çünkü anormaller.. bize öğretilen o bayağı normlara uymuyorlar.. sevmenin de normları var ya giyinmeninde.. biraz uçarı yaşayabilmek gerek hayatı.. kaygılanmadan.. sevmekten korkmadan.. gülmesini bilerek.. gözyaşlarından utanmadan.. kendime bakıyorum tam bir korkağım.. ancak konuşuyorum.. alıp çantamı gidemiyorum.. kapınızı bana açar mısınız diyemiyorum.. kendimi sorgulamak da zor geliyor artık.. birgün diyorum agin birgün kendini de şaşırtacaksın.. evet avutuyorum.. şarkılar anlamını yitirmiş benim için.. şiirler.. ya da kaçıyorum.. takıntılı biri miyim bilmiyorum.. ama kaypağım.. bir kış akşamı istiyorum.. karlı bir akşam.. koca paris kar altında.. çalan şarkının anlamının olduğu.. yüzümde tebessümle..

sağlıcakla kalın..

13 Ağustos 2013 Salı

merhaba..

uzun bir aradan sonra merhaba diyebilmek ne kadar da kolay.. keşke gerçek hayatta da bu kadar kolay olsa yitip gidenler belkide hiç olmayanlar bir gün dönüp merhaba diyip devam edebilse.. ama öyle değil bunu biliyoruz.. soruyoruz sorguluyoruz kızıyoruz sitem ediyoruz küsüyoruz.. kabul edemiyoruz.. bir yanımız sevinç içerisindeyken o gurur denilen melun hisse yeniliyoruz.. oysa it gibi mutlu oluyoruz.. şair diyor ya hani bakakalırım giden geminin ardından serde erkeklik var ağlayamam.. gidişlerin ağlattığı gibi dönüşler de mutlu edebilse keşke sorgulamadan sormadan.. yalnızlık şikayetinde değilim yine.. kendimle yüzleşme çabasındayım.. yaptıklarım yapamadıklarım.. yapmak istediklerim.. yanlışlarım doğrularım..

sağlıcakla kalın..

30 Aralık 2012 Pazar

merhaba..

roboskinin üzerinden bir sene geçti.. insanlığın katledilmesinin üzerinden bir sene geçti.. kürt olmanın ölüm demek olduğunun yine anlaşılmasının üzerinden bir sene geçti.. bu coğrafyada ölümün çocuklara gençlere yakışıtırılmasının üzerinden bir sene geçti.. bir kez daha kirlendik ve elimiz kana bulandı.. ve vicdanlarımızı yitirdik.. bu ölümleri olağan görmeye başlayarak yitirdik insanlığımızı.. hesabını sormayarak tarafı olduk katliamın.. ağlamayarak gidenlere ortak olmayarak analarının acılarına kaybettik hislerimizi.. ama zor olmasa gerek o acıları paylaşmak.. zor olmasa katliamlara karşı durabilmek.. zor olmasa dur diyebilmek.. zor olmasa insan olabilmek.. umarım birgün kanlı ellerimizi temizleyebiliriz..

sağlıcakla kalın..

 

*roboskide katledilen 34 gencin ve bütün katledilenlerin anısına.. ağıtların dili olmaz ama anlarsanız daha da etkileyecektir..

25 Aralık 2012 Salı

merhaba..

hayatlarımıza devam ediyoruz bir şekilde.. pek düşünmüyoruz ama fazlasıyla düşündüğümüzü sanıyoruz.. umursamaz ve umarsız bir halde.. kaçımız insanları düşünür kurdu kuzuyu.. yaşadığı ekosistem için kaçımız dertlenir.. en zor zamanda sıcak bir tebessümü kaçımız sunabilir.. insanlar ölürken bir yerlerde teknolojinin en vahşi icatlarıyla.. kaçımız ölümlerin acısını bir an olsun yüreğinde hissediyor.. sınırlarımızın ötesine geçmek çok mu zor.. o dikenli tellerimizi neden aşamıyoruz.. neden mayınlar var bize ulaşmak isteyenlerle aramızda.. kendimizden bu kadar mı korkuyoruz.. noelini kutlayanların heyecanını paylaşmak zor olmasa gerek.. roboskide katledilenleri anmak acılarını hissetmek de bir o kadar kolay olabilmeli.. yapılan doğa katliamları için oturup ağlayabilmeliyiz yakınımızı kaybetmiş gibi.. istanbul beyoğlundan ibaret değil.. ya da nişantaşı.. ataşehirde yükselen yüksek binalarla güzel değil.. istanbul tarlabaşıyla güzel.. balatla güzel.. samatyadır istanbul.. istanbul tam anlamıyla insandır her haliyle.. insan olmak mesele de bu ya.. ne kanın ne de derinin rengini önemsemeden.. vajinasına yahut penisine bakmadan.. ne inançlara ne de cinsel yönelimlere takılmadan.. bunlardan öte olanı.. insan olmayı anlayabilmek.. roboskideki annenin gözyaşında olabilmek.. noelini kutlayan çocuğun gülümsemesinde.. eşcinsel olduğu için daha gencecikken öldürülenin yiteninde.. karlı havada dışarıdaki aç hayvanların çaresizliğinde.. yani insan olmak mesele.. düşünün insanların yaşadıkları acıları.. vicdanımızı nasıl da yitirmişiz.. nefret tohumlarının yeşermesi için gösterdiğimiz çabaları insanlık için gösterememişiz.. biz insan olamamışız.. kibirin ve paranın aciz varlıkları olmaktan öteye gidememişiz.. bunu aşmaya çalışanlarıda en sert şekilde sindirmekten alıkoymamışız kendimizi.. ama artık yapabilmeliyiz bunu.. zor olmasa gerek.. insanlık için olsun çabamız.. canlılık için ekosistem için..

sağlıcakla kalın..

*öldüğünü yazımı yazdıktan sonra öğrendiğim ''insan'' olabilmenin mücadelesini veren şerafettin elçiyi mihnetle anıyorum..

16 Aralık 2012 Pazar

merhaba..

yaşıyorum ardıma bakmadan.. sormadan sorgulamadan.. sadece yaşıyorum.. hissizce.. haftanın yedi günü hep birşeylerle uğraşıyorum.. kaçıyorum kendimden.. yalnızlığımdan.. dünümden bugünümden yarınımdan.. bakmıyorum artık insanlara.. gülmüyorum eskisi kadar içten.. kanıksadım yalnızlığımı ve yalınlığımı.. şikayet de etmiyorum artık.. hem de hiçbir şeyden.. tek derdim zihnen ve bedenen biraz fazla yoruluyor olmam.. o da oluyor.. koşturuyorum birşeylerle uğraşıyorum gibi görünsede yaptığım tek şey kendimden kaçmak.. gecenin derinliğinde kaybolmadan uyumak.. en son ne zaman aynadan baktım bilmiyorum.. zayıfladığımı bile insanlardan öğrendim.. erken büyüdüğümü düşünüyorum bazan.. hayal kurmuyorum kuramıyorum sevdiğime dair.. gerçeklik adeta yüzüme çarpıyor.. şarkılara da sığınmıyorum.. okumuyorum şairlerin dizelerini.. umarsız bir hal belki de.. yine de içimden bir ses gül ve vazgeçme diyor..

sağlıcakla kalın..

21 Ekim 2012 Pazar

merhaba..

bir şeyler yapmaya çalışıyorum.. ama elde hiçbir şey yok.. bazan fazlasıyla umutsuzluğa kapılıyorum.. ama sonra bir tebessümle geçiştiriyorum.. olmasını istediklerim ve olanlar.. ama ne olursa olsun yaşama dair yaşamaya dair umutla bakıp gülmeye çalışıyorum.. yaşadığım bütün olumsuzluklar kendi yanlışlarım ve eksiklerimdendi artık böyle bakıyorum.. ve kendimi tamamlaya tamamlaya daha ben oluyorum.. ama ben olurken en büyük korkum yalınlaşmak.. yalnızlık ise korktuğum bir şey değil.. alıştığım bir şey..  tebessüm ederek düşe kalka bazan da ağlayarak yaşamaya devam..

sağlıcakla kalın..

9 Ekim 2012 Salı

merhaba..

blogun şahit olduğu 3. yaşım bu ama doğduğum günden sayarsak 20 oldum.. ve gerçekten büyüdüğümü düşünüyorum.. her yeni yaşta aynı hisse kapılmadım.. ama bu yaşımda bu hisse kapılmak beni mutlu da etti.. cafcaflı şeyler diyemiyeceğim kendime.. doğmuşum işte.. o olsaydı bu olsaydı konularına girersek.. girmeyelim koca bir keşke diyorum sadece.. bu arada doğumgünümde evde buldum.. önümüzdeki ay başı yeni evimdeyim bir aksilik olmazsa.. bu iyi oldu.. bana ve size güzel günler.. yeni yaşım da kutlu olsun..

sağlıcakla kalın..

1 Ekim 2012 Pazartesi

merhaba..

insanlarla ilişkilerimi gözden geçirme gereği duyuyorum ve soğuyorum insanlardan.. şu sıralar daha çok kendi kabuğuma kapanmış durumdayım.. farklı bir şekilde büyüdüm sanki.. olgunlaştım.. aynı tepkileri vermiyorum artık.. bu iyi bir şey.. daha fazla düşünüyorum.. kendimi entellektüel açıdan geliştirmeye çalışıyorum.. almam gereken kitaplar var ama param yok bu aralar.. bir de ev bakıyorum.. normalde şimdi çıkmış olacaktım ama bir aksilik oldu.. eve çıkınca daha rahat olacağım.. yol işkencesinden kurtulmak iyi olacak.. umarım iyi olur..

sağlıcakla kalın..